Quantcast
Viewing all 782 articles
Browse latest View live

60 dakikada şizofreniye dair her şey konuşuldu!

Üsküdar Üniversitesi’nde gerçekleştirilen “II. 60 Dakikada Şizofreni Paneli”nde şizofreniye dair her şey konuşuldu. Sosyal desteğin önemine dikkat çekilen panelde bu kişilerin toplum dışına itilmemesi gerektiğini vurgulandı. 

Panele Üsküdar Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr Hüseyin Ünübol, Avrasya Şizofreni Derneği üyelerinden Giray Savaşer, Murat Yecal ve Üsküdar Üniversitesi öğrencilerinden Sümeyra Savaş katıldı.

Açılış konuşmasını yapan Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sırrı Akbaba şizofreni hastalarının davranışlarından bahsederek bu hastalığın seyrinde en önemli etkinin sosyal destek olduğunu söyledi. Sosyal desteğin psikolojik bir destek olduğunu belirten Akbaba, sosyallikten kopan hastanın normalin dışına çıkabileceğini kaydetti.

Panelistlerden Yrd. Doç. Dr Hüseyin Ünübol, şizofreninin yanlış bilinen ve etiketleme sürecini yansıtan bir hastalık olduğunu belirterek hastaların toplumun getirdiği zorluklarla mücadele ettiklerini kaydetti.

Avrasya Şizofreni Derneği üyelerinden Giray Savaşer ve Murat Yecal, kendi hayat hikâyelerini anlatarak derneğe nasıl üye olduklarını ve dernekte nasıl vakit geçirdiklerinden bahsetti.

Üsküdar Üniversitesi psikoloji bölümü öğrencilerinden Sümeyra Savaş ise bu derneğe iki senedir gönüllü olarak gittiğini burada birçok etkinlik yaptığından bahsetti. Şizofreni hastalığını öğrenmek amacıyla dernek çalışmalarına katıldığını anlatan Savaş, hastalığa ön yargıyla yaklaşılmaması gerektiğini söyledi.

II. 60 Dakikada Şizofreni Paneli, İşaret Dili Konseri ile sona erdi.

ÜHA

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Image may be NSFW.
Clik here to view.
Image may be NSFW.
Clik here to view.


Yönetmen Metin Çavuş, Üsküdar Üniversitesi’nde öğrencilerle buluştu.

Üsküdar Üniversitesi’nde yönetmen Metin Çavuş, yönetmenliğini yaptığı “Emin ile Zühre” belgeseli ile ilgili hazırlanan söyleşiye katıldı.

Image may be NSFW.
Clik here to view.
“Emin ile Zühre” isimli belgesel Çanakkale’de yaşayan Emin ile Zühre’nin köy yaşantısını ve şehir hayatında yaşayan çocukları nedeniyle şehir hayatına geçişlerini anlatıyor.

Belgeselde gerçek hayattan kesitlerin yer aldığını belirten Metin Çavuş, zaman zaman esprilerin de yer aldığını belirterek bir denge sağlamaya çalıştığını ifade etti.

Belgeselde en öne çıkan bölümün “Hayır” ile ilgili bölüm olduğundan bahseden yönetmen Metin Çavuş, köydeki çocukların hayır için bir araya geldiği bölümün en dikkat çeken bölüm olduğunu söyledi.

Öğrenci Konseyinin düzenlediği etkinlikte Çavuş, bu belgeseli çekerken yapaylıktan uzak durduğunu belirterek onların hayatlarına yaşamlarına karışmadan sıradan bir hayatı gözler önüne sermeyi amaçladığını söyledi.

 

UHA

Psikoterapist olmanın püf noktaları Üsküdar Üniversitesi’nde konuşuldu.

Sigmund Freud Üniversitesi’nde doktora yapan Uzman Psikoterapist Fatma Tuba Aydın, Üsküdar Üniversitesi psikoloji bölümü öğrencilerine psikoterapist olmanın öneminden bahsetti. Avrupa’daki bu alandaki uygulamalardan söz eden Aydın, empatinin önemli olduğuna dikkat çekti.

Uzman Psikoterapist Fatma Tuba Aydın, psikoterapinin davranışsal bozukluklar konusunda bilimsel metotların kullanılarak yapılan tedavi olduğunu belirtti.  Avrupa’daki psikoterapi uygulamalarından bahseden Aydın, bu alanda Avrupa ülkelerinde Türkiye’ye göre daha katı metotların kullanıldığını söyledi.

Dünyada 12 ülkede Psikoterapi Kanunu’nun olduğunu belirten Aydın, ilk psikoterapi kanunun İsviçre’de ortaya çıktığını aktardı.

Avrupa’da psikoterapi alanında en çok tartışılan konulardan bahseden Aydın, kimlerin psikoterapist olabileceği konusunun en çok tartışılan konular arasında yer aldığını söyledi.  Bunun altında yatan en önemli noktanın psikoterapist mesleğinin bağımsız bir meslek olarak görülmesi konusunda görüş ayrılıkları olduğunu ifade etti.

Üsküdar Üniversitesi Psikoloji Bölümü tarafından düzenlenen etkinlikte ülkemizde bu alanda eğitimin sadece tıp ve psikoloji eğitimi alanlara verildiğini vurgulayan Aydın standartların ise Sağlık Bakanlığı, EAP Avrupa Psikoterapi Derneği gibi özel kuruluşlar tarafından belirlendiğini söyledi.

Psikoterapist olmak için bireysel farkındalığın gerektiğinin altını çizen Aydın, empatinin de önemine dikkat çekti.

ÜHA

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Image may be NSFW.
Clik here to view.
Image may be NSFW.
Clik here to view.

Bipolar ve major depresyon arasındaki entropi farklılıkları araştırılıyor…

ABD’nin Miami kentinde düzenlenen Beyin Haritalama ve Tedavi Derneği’nin (SBMT) 13’üncü yıllık toplantısına katılan Üsküdar Üniversitesi’nden 15 kişilik ekip önemli sunumlar yaptı. Ekipte yer alan Yrd. Doç. Dr. Murat Demirer, bipolar ve major depresyon hastaları arasındaki entropi farklılıklarının tespiti için çalışma yaptıklarını söyledi.

Image may be NSFW.
Clik here to view.

Beynin bilinmeyen sırlarının, Otizm, Şizofreni, Parkinson, Alzheimer gibi önemli hastalıkların araştırılıp tedavilerinin geliştirilmesi için ABD Başkanı Barack Obama’nın 2013 yılında başlattığı Brain Initiative (Beyin Girişimi) Projesi’nde Türkiye’yi temsil eden Üsküdar Üniversitesi, 8-10 Nisan tarihleri arasında Miami’de yapılan beyin toplantısına katıldı.

Üsküdar Üniversitesi, Beyin Haritalama ve Tedavi Derneği’nin (SBMT) 13’üncü yıllık toplantısında 15 kişiden oluşan bir ekiple yer aldı. Ekipte yer alan Üsküdar üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkan Yrd. Doç. Dr. Murat Demirer, Miami toplantısında yaptıkları “Entropi ve Bipolar Hastalıkları İlişkileri” başlıklı sunumu değerlendirdi.

Demirer, şunları söyledi:

“Biz entropi grubu olarak çalışmamızda çok kanallı EEG yardımıyla major depresyon ve bipolar hasta grupları ile normal grubu karşılaştırarak biomarker araştırdık. Çok kanallı EEG ölçümlerinde zaman ve frekans kesişim düzleminde entropi yaklaşımına bağlı anlamlı farklılıklar çıkardık.

Major depresyonda tüm kanallar bazında yükselen bir entropi bulunurken kendi aralarında bu değerlerin azaldığı anlaşılmıştır. Bu durumda normal gruba göre bilgi akışlarının tüm kanallar arasındaki bağlantı motifleri arasında azaldığı buna karşın her bir kanal olarak anlamlı olarak arttığı anlaşılmıştır.
Bipolar hastalarda normal gruba göre hem kanal boyunca hem de kanallar arası entropinin orta düzeyde arttığı buna karşın normal grupta entropinin kanal üzerinde az ama kanallar arasında daha geniş bir varyansla fazla olduğu görülmüştür. Çalışmalarımız bipolar ve major depresyon hastaları arasındaki entropi farklılıklarının anlaşılması üzerinde devam etmektedir”  

 

ÜHA

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) tedavisinde EEG etkisi

ABD’nin Miami kentinde düzenlenen Beyin Haritalama ve Tedavi Derneği’nin (SBMT) 13’üncü yıllık toplantısına katılan Üsküdar Üniversitesi’nden 15 kişilik ekip önemli sunumlar yaptı. Ekipte yer alan Yrd. Doç. Dr. Nüket İşiten, “EEG’nin Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu’nda (DEHB) bir biyolojik belirleyici olarak yeri” başlıklı bir çalışma sunduklarını söyledi.

Image may be NSFW.
Clik here to view.

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Beynin bilinmeyen sırlarının, Otizm, Şizofreni, Parkinson, Alzheimer gibi önemli hastalıkların araştırılıp tedavilerinin geliştirilmesi için ABD Başkanı Barack Obama’nın 2013 yılında başlattığı Brain Initiative (Beyin Girişimi) Projesi’nde Türkiye’yi temsil eden Üsküdar Üniversitesi, 8-10 Nisan tarihleri arasında Miami’de yapılan beyin toplantısına katıldı.

Üsküdar Üniversitesi, Beyin Haritalama ve Tedavi Derneği’nin (SBMT) 13’üncü yıllık toplantısında 15 kişiden oluşan bir ekiple yer aldı. Ekipte yer alan Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Nöropsikoloji Hastanesi’nden psikiyatri uzmanı Yrd.Doç.Dr. Nüket İşiten, “EEG’nin Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu’nda (DEHB) bir biyolojik belirleyici olarak yeri” başlıklı bir çalışma sunduklarını belirterek şunları söyledi:

“Kliniğimizde takipli bin 800 olgudan 43 olgu dışlama kriterlerine göre elenerek çalışmaya alınmıştır. Bu olgularda DEHB tanısı ve klinik bulguları ile EEG sonuçları; hem tedavi öncesi hem de (en az bir yıllık takip) tedavi sonrası karşılaştırılarak değerlendirilmiştir.  EEG’lerdeki teta/beta oranları;  tedavi öncesi ve sonrasında anlamlı olarak fark  göstermiştir. Hastalığın prognozu açısından bu anlamlı belirleyici fark sonraki bilimsel çalışmalara da yol gösterici olabilecektir.”

 

ÜHA

Entropi değerleri şizofreni ve Alzheimer’da erken teşhise yardım edecek mi?

ABD’nin Miami kentinde düzenlenen Beyin Haritalama ve Tedavi Derneği’nin (SBMT) 13’üncü yıllık toplantısına katılan Üsküdar Üniversitesi’nden 15 kişilik ekip önemli sunumlar yaptı. Ekipte yer alan nöroloji uzmanı Doç. Dr. Barış Metin, beyindeki karmaşa ve düzensizliğin ölçütü olarak tanımlanan entropiyle ilgili çalışma bulgularını tartıştıklarını söyledi.

Image may be NSFW.
Clik here to view.

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Beynin bilinmeyen sırlarının, Otizm, Şizofreni, Parkinson, Alzheimer gibi önemli hastalıkların araştırılıp tedavilerinin geliştirilmesi için ABD Başkanı Barack Obama’nın 2013 yılında başlattığı Brain Initiative (Beyin Girişimi) Projesi’nde Türkiye’yi temsil eden Üsküdar Üniversitesi, 8-10 Nisan tarihleri arasında Miami’de yapılan beyin toplantısına katıldı.

Üsküdar Üniversitesi, Beyin Haritalama ve Tedavi Derneği’nin (SBMT) 13’üncü yıllık toplantısında 15 kişiden oluşan bir ekiple yer aldı. Ekipte yer alan Üsküdar Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve NPİSTANBUL Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Barış Metin, beyindeki karmaşa ve düzensizliğin ölçütü olarak tanımlanan entropiyle ilgili çalışma bulgularını tartıştıklarını belirterek şunları söyledi:

“Psikiyatrik hastalıklarda entropi bulgularından ve bunların nasıl yorumlanacağından bahsettik. Entropi beyindeki karmaşa ve düzensizliğin ölçütü. Biz entropiyi elektroensefalografi yöntemiyle ölçüyoruz. Beyin hastalıklarında karmaşa arttığı için entropi artıyor. Örneğin depresyon, bipolar bozukluk ve şizofreni tanılı bireylerde beyin entropisi sağlıklılara göre artmış. Bundan sonra yapılması gereken entropinin hastalıkların erken tanısında yol gösterici olup olmayacağını anlamaya çalışmak. Yani bir kişinin şizofreni veya Alzheimer olup olmayacağını 5-10 yıl öncesinden entropi değerlerine bakarak kestirebilir miyiz ve erken önlemler alarak bu durumu geciktirebilir miyiz buna bakmamız gerekli”

 

ÜHA

Deneyimli spikerlerden diksiyon ve etkili konuşma eğitimi başlıyor!

TRT eski başspikeri Emin Baykırkık ve haber spikeri Seyhan Karaman, “Diksiyon ve etkili konuşma eğitimleri” nde yeni dönemi başlatıyor.

Image may be NSFW.
Clik here to view.
TRT eski başspikeri, Üsküdar Üniversitesi Öğretim Görevlisi Emin Baykırkık ve haber spikeri ve sunucu Seyhan Karaman tarafından Üsküdar Üniversitesi Çarşı Yerleşkesi’nde yeni eğitim dönemi başlıyor. 

Eğitim, 1 Mayıs 2016 tarihinde başlayacak.  Prompter eğitiminin de olacağı program, iki ay boyunca Pazar günleri 10.00 ile 17.00 saatleri arasında yapılacak.

Eğitim programı ile işleri gereği televizyon ve radyo programlarına sık sık konuk olan, mikrofon veya kamera karşısına geçen, konferans- seminer veren, sunum yapan kişilerin topluluk karşısında kaygılanmadan konuşabilmeleri hedefleniyor.

Program kapsamında İletişim (Sözsüz İletişim- Sözlü İletişim), Durak-Konuşma Hızı, Konuşma Organımıza Esneklik Kazandırma (Dil-Dudak-Çene Tembelliği), Tekerlemeler, Tonlama (Ses Bükümü), Harflerin Doğru Söylenişleri (Ünlü ve Ünsüzler), Türkçenin Standart Konuşma Kuralları (İstanbul Ağzı), Ses Nefes Denetimi, Doğru Nefes Alma Teknikleri (Diyafram), Yazı Dili ile Konuşma Dili Arasındaki Ayrımlar, Vurgu Kuralları (Vurgu-Anlam İlişkisi), Sesin Etkili Kullanımı, Akıcı ve Anlaşılır Konuşma (Ulama), İyi Bir Konuşma Sesinin Özellikleri, Doğaçlama, Metin Değerlendirme Çalışmaları, Haber Okuma Çalışmaları, Kaynak Kitaplar, Beden Dili-Sessiz İletişim ve Röportaj Teknikleri, Redakte konuları işlenecek. Birçok kanaldan ünlü program sunucuları ve haber spikerleri de eğitime ilaveten konuk olarak deneyimlerini kursiyerlerle paylaşacak.

Ayrıntılı bilgi;

usem@uskudar.edu.tr

usem.uskudar.edu.tr

0216 400 22 22/dahili 4011-4021

ÜHA

Başbakan Davutoğlu DBFF’de dereceye giren öğrencileri kutladı

Üsküdar Üniversitesi ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliği ile 3’üncüsü bu yıl düzenlenen Davranış Bilimleri Fikir Festivali’nde lise öğrencileri, dünyayı değiştirecek fikirleri ile yarışırken yoğun programı nedeniyle programa katılamayan Başbakan Ahmet Davutoğlu başarılı öğrencileri kutladı. Gençlerimize güveniyor, onların yüzlerindeki ışıkta, gözlerindeki pırıltıda her geçen gün daha da güçlenen Türkiye’mizin aydınlık geleceğini görüyoruz diyen Davutoğlu, başarılı projeleriyle dereceye giren tüm öğrencileri yürekten kutladığını ifade etti.

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Türkiye’nin tek fikir festivali
olan Davranış Bilimleri Fikir Festivali, Üsküdar Üniversitesi ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğinde gerçekleşirken festivalde 84 okuldan 226 proje yarıştı.

Festivalin ödül törenine TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Hasan Ali Çelik, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Muammer Yıldız, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ayşe Kardaş, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Faruk Yelkenci ve festivalde yarışan okullardan öğretmen ve öğrenciler katıldı.

Programa çok katılmak isteyip de katılamayan, duygu ve temennilerini yazılı olarak paylaşan Başbakan Ahmet Davutoğlu şu değerlendirmede bulundu.

“Yoğun programım nedeniyle davranış bilimleri fikir festivaline üzülerek katılamıyorum. Aydınlık geleceğimizin teminatı gençlerimiz tarihi ve toplumsal değerlerine bağlılıkları, çalışkanlıkları ve sergiledikleri üstün başarıları ile her zaman gurur vesilemizdir.

Nitelikli, girişimci, özgüveni yüksek, milli ve manevi değerlerine sahip çıkan bir gençlik, ülkemizi hak ettiği yere taşıyacak en temel varlığımızdır.

Gençlerimize güveniyor, onların yüzlerindeki ışıkta, gözlerindeki pırıltıda her geçen gün daha da güçlenen Türkiye’mizin aydınlık geleceğini görüyoruz.

Bu duygu ve düşüncelerle gayretli çalışmaları ve başarılı projeleriyle dereceye giren tüm öğrencilerimizi yürekten kutluyor, sizleri sevgiyle muhabbetlerimle selamlıyorum.”

Ahmet Davutoğlu-Başbakan

Image may be NSFW.
Clik here to view.

ÜHA


İyilik Ödülleri, İyilik Ormanı’na dönüşecek

Üsküdar Üniversitesi Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek İnsani Değerler Ödülleri vermeye hazırlanıyor. Ödül alan kişi adına Üsküdar Üniversitesi İyilik Ormanı’nda bir fidan dikilecek.

Image may be NSFW.
Clik here to view.

Sevgi, vefa, cesaret, cömertlik, dürüstlük, tevazu, samimiyet, demokrasi, girişimcilik gibi birçok değeri yaşatmak ve gelişimine katkıda bulunmak amacıyla Üsküdar Üniversitesi 5’inci yılında önemli bir adım atıyor. Toplumun ruh sağlığını geliştirmeye yönelik çalışmalar yürüten Üsküdar Üniversitesi, öğrencilerini alanlarında çığır açacak buluşlara sahip bilim insanları olmaları yolunda yetiştirirken aynı zamanda ailesine, topluma yararlı, iyi birer insan olmak hedefini eğitimine de taşıyor. Bu felsefe ile düzenlenen “İnsani Değerler” ödülleri ile toplumsal değerleri ön plana çıkararak bu değerlerin geliştirilmesine katkıda bulunacak örnek davranışlar ve bu davranışları gösteren kişilerin, ödüllendirilmesi suretiyle insani değerlerin yaşatılması ve geliştirilmesine katkıda bulunulması amaçlanıyor.

Yaşamda insani değerleri önemseyen üniversite, 20 insani değer bağlamında 10 kategoride ödül vermeye hazırlanıyor. Adaylar, Seçici Kurul üyeleri tarafından 1- 20 Mayıs tarihleri arasında uygunluk kriterlerine göre incelenecek. Her kategori için birinciler bu sürede belirlenecek.  İnsani Değerler Ödülleri’ni kazananlar mayıs ayında bütün medya ve kamuoyuna açıklanacak.  Belirlenen 20 insani değere göre toplam 10 kategoride ödül verilecek. Ödül alan kişi adına Üsküdar Üniversitesi ormanında bir fidan dikilerek, bu kişinin ismi Üsküdar Üniversitesi İyilik Ormanı’nda ilelebet yaşatılacak.

Üsküdar’ın değerleri

Üsküdar Üniversitesi akademik ve idari personeli ile öğrenci konseyi ve öğrenciler tarafından oluşturulan değerlendirme kurulu tarafından verilecek “İnsani Değerler Ödülleri”, Seçici Kurul tarafından belirlenen 20 esas değere göre incelenip değerlendirilecek. 

Belirlenen “İnsani Değerler”;

  • Rastgele İyilik
  • Örnek Aile, Eş
  • Sevgi, Şefkat, Merhamet 
  • Vefa       
  • Cesaret
  • Cömertlik, Yardımlaşma
  • Adalet
  • Dürüstlük
  • Fedakârlık
  • Tevazu, Alçakgönüllülük
  • Bağışlayıcılık, Hoşgörü, Müsamaha, Barış
  • Samimiyet
  • Sosyal Sorumluluk - Toplumsal Empati
  • Sosyal Belediyecilik
  • Demokratik Değerler
  • Akademik Başarı
  • Girişimcilik
  • Yenilikçilik
  • Yüksek Duygusal Zekâ
  • Emanet ve Güven

Ödüller belirlenen insani değerlere göre toplam 10 kategoride verilecek.

Kategoriler

  1. Örnek Meslek Rolü Ödülü: Mesleğini icra ederken insani değerleri yaşayan ve destekleyen kişilere verilir. Liderlik ve yardımseverlik özellikleri ile öne çıkan kişilere, değerli gördükleri toplum problemleri için adım atan, bu alanda çalışma yapan kişi veya kurumlara verilir. Örnek aile, eş, şefkat, merhamet, yardımlaşma değerleri ön planda tutulur.
  2. Hipokrat Onur Ödülü: Sağlık alanında temsil yeteneği yüksek gençler tarafından örnek alınması öngörülen adaylardan seçilir. Gelişimin sonsuzluğuna inanan, araştırmacı kimliğiyle bilimsel çerçevede konulara yaklaşım sağlayabilen kişi veya kurumlara verilir. Tevazu, alçakgönüllülük, sosyal sorumluluk, yüksek duygusal zekâ, akademik başarı değerleri ön planda tutulur.  Tıp ve meslek etiği değerlerine duyarlılık gösteren adaylar arasından seçilir.
  3. Sosyal Girişimcilik Örneği Ödülü: Yeni fikir üretmekle beraber  ‘insanlığa fayda’ teması ile yola çıkan kişi ve kurumlara verilir. İlkeli, cesaretle yenilikçiliği birleştiren yüksek duygusal zeka, güven, empati, cömertlik, yardımlaşma değerleri ön planda tutulur.
  4. Toplumsal Empati Ödülü:  Vicdanı zekâ değerlerine uygun hayat süren ve sosyal sorumluluk, toplumsal duyarlılık konusunda kendilerini aşan, toplum için çile çeken ve kendini sorumlu hisseden kişilere, konu fark etmeksizin yapılan projelere destek veren kişi veya kurumlara verilir. Vefa, sevgi, şefkat, empati değerleri ön planda tutulur.
  5. Sosyal Belediyecilik Ödülü: Belediyecilik algısını, topluma doğru ve hızlı hizmet olarak geliştiren, ilçelerde yaşayan insanların faydalanabilmesi açısından en iyi projeleri sunan belediyelere verilir. Girişimcilik, demokratik değerler, samimiyet, vefa değerleri ön planda tutulur.
  6. Dönüşümcü Liderlik Ödülü: Liderlikte kendisini değil takımı ön planda tutmayı başarabilen, bilimsel liderlik ilkelerine uygun davranan, hayata geçirdikleri fikir veya projeler ile yardıma muhtaç insanlara maddi/manevi desteklerini sunan kişi veya kurumlara verilir. Örnek aile, eş, sevgi, şefkat, merhamet, vefa, cömertlik, yardımlaşma, adalet, fedakarlık değerleri ön planda tutulur.
  7. Değer Katıcı Mizah Ödülü: Pozitif Psikoloji yaklaşımıyla değerlendirilecek filmler, projeler ve güldürü anlayışıyla mizah duygusunu en iyi sunan popüler kişilere verilir. Rastgele iyilik, tevazu, alçakgönüllülük, vefa, samimiyet, empati, yüksek duygusal zeka değerleri ön planda tutulur.
  8. Yüksek Duygusal Zekâ Ödülü: Merhamet ve yardım duyguları ile hayata ve çevresine yön veren kişiler ve kurumlara verilir. Sevgi, şefkat, merhamet, vefa, cesaret, cömertlik, yardımlaşma, dürüstlük, tevazu, alçakgönüllülük, bağışlayıcılık, hoşgörü, müsamaha, barış, samimiyet değerleri ön planda tutulur.
  9. Yüksek Vicdani Değer Ödülü: İnsanlık, gelecek veya toplum için risk alabilen, Fark Yaratan Kişi / Kurum Ödülüdür. Fark oluşturan özelliğinin kendisine değil yüksel sosyal değerleri yaşam amacı yapmış bireylere verilir. Olaylara ve durumlara karşı sahip oldukları bakış açıları ve azimleri ile fark yaratan, davranışları ile topluma fayda sağlayan ve örnek olacak nitelikteki kişi veya kurumlara verilir. Cesaret, cömertlik, yardımlaşma, samimiyet değerleri ön planda tutulur.
  10. Demokrasi Kültürüne Katkı Ödülü: Yaşam tarzları ve temsil özellikleri ile demokrasiyi hem bir yöntem hem de değer olarak savunan ve temsil eden kişiler aday gösterilir. Demokratik değerler, hesap verebilirlik, özgürlükçülük, katılımcılık çoğulculuk, akademik başarı, girişimcilik, yenilikçilik, yüksek duygusal zekâ, emanet ve güven değerleri ön planda tutulur.

 

ÜHA

ÜSMERA’dan verimli geçen iki çalıştay

Üsküdar Üniversitesi Medikal Radyasyon Araştırma ve Uygulama Merkezi (ÜSMERA) tarafından gerçekleştirilen iki çalıştayda katılımcılar önemli bilgiler edindi ve tecrübe kazandı.

Üsküdar Üniversitesi Medikal Radyasyon Araştırma ve Uygulama Merkezi (ÜSMERA) tarafından 21-22 Nisan 2016 tarihinde Medikal Alanda Monte Carlo Simülasyon Uygulamalarını kapsayan MCNP programına yönelik çalıştay gerçekleşti.

Çalıştayda katılımcılar temel medikal geometrileri modelleyerek materyal atama, hücre tanımlama gibi bir çok temel simülasyon prensibini öğrenerek bazı simülasyonları gerçekleştirdiler.

Radyoterapi öğrenci ve teknikerlerinin katılım gösterdiği Temel Radyoterapi Çalıştayında üç boyutlu konformal tedavilerden brakiterapiye, IMRT’den hasta doz hesaplamalarına kadar bir çok konuyu detaylı bir şekilde inceleme fırsatı buldu.

Katılımcılar kullanır duruma geldikleri planlama programı ile bir senaryo çerçevesinde tedavi planlaması gerçekleştirirken 4 gün boyunca ÜSMERA Müdürü Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Ozan Tekin ve Tebriz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof.Dr. Asghar Mesbahi ile katılımcılar önemli tecrübeler kazandı.

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Image may be NSFW.
Clik here to view.

ÜHA

Hastasını anlayan doktor korkuları azaltıyor, dayanma gücünü artırıyor!

Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sosyoloji bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Zülfikar Özkan, Sağlıkta Kariyer Zirvesi Sempozyumu’nda sağlıkta iletişimin önemine değinerek “Tıp mesleği, insan ilişkileri üzerine kurulmuştur.  Özellikle doktorlar hastaların hayatlarını anlamlı bulmalarına ve ümitle yaşamalarına yardımcı olabilirler. Bu şekilde hastaların korkuları azalabilir ve acılarına dayanma güçleri artar” dedi.

İTÜ Maçka Kampüsü İşletme Fakültesi Konferans Salonu’nda yapılan Sağlıkta Kariyer Zirvesi Sempozyumu’na, TBMM Sağlık Komisyonu E. Başkanı, Milletvekili Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sosyoloji bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Zülfikar Özkan, Gazi Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof Dr. Kadriye Altok ve Tekden Hastaneleri’nin  kurucusu Op. Dr. Kemal Tekden katıldı.

”Sağlık Sektöründe Profesyonel İletişim” konulu sunum yapan  Yrd. Doç. Dr. Zülfikar Özkan, doktor ve hasta arasındaki doğru iletişimin hasta ve tedavi üzerinde olumlu etkileri olduğunu belirterek şunları söyledi:

“İletişime en çok ihtiyaç duyulan alanlardan biri sağlık alanıdır.  Hastalara verilen duygusal desteğin ne kadar önemli olduğunu son yıllarda daha iyi anlıyoruz. Sağlık personeli ile hastalar arasındaki ilişkiler iyileştirilebilir. Yeter ki stetoskobun her iki ucundaki kişiler bunu yürekten istesin. Bu bağlamda insanı tanımak çok önemlidir. Tıp mesleği, insan ilişkileri üzerine kurulmuştur. Başkalarıyla sağlıklı iletişim kurabilen kimse toplumun ve insanlığın bir parçası olur. Yalnızlıktan, korkudan ve bilgisizlikten kurtulur.  İnsanların derdini dökmesi bir ihtiyaçtır. Derdini söylemeyen derman bulamaz. Bu sebeple insanlar her zaman dert ortağı ararlar. Özellikle doktorlar hastaların hayatlarını anlamlı bulmalarına ve ümitle yaşamalarına yardımcı olabilirler. Bu şekilde hastaların korkuları azalabilir ve acılarına dayanma güçleri artar.   Ayrıca hastalar sağlıklı iletişimle hayatlarını daha zevkli hale getirebilirler. Zevk anlamlı bir şeyin yapılmasından elde edilir. Hayat anlamlı olunca daha zevkli yaşanır hale gelir.”

Programda Yrd. Doç. Dr. Zülfikar Özkan’ın kitaplarına da büyük ilgi gösterildi.

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Image may be NSFW.
Clik here to view.

ÜHA

UDEF’ten PAMER’e ziyaret

Uluslararası Öğrenci Federasyonu’ndan bir grup öğrenci PAMER’i ziyaret etti.

Üsküdar Üniversitesi Postkolonyal Çalışmalar Araştırma ve Uygulama Merkezi (PAMER), Uluslararası Öğrenci Federasyonu (UDEF) üyelerini ağırladı.

PAMER Müdürü ve Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Merve Kavakçı’yı ziyaret eden öğrenciler, postkolonyalizm hakkında bilgi aldı.

Türkiye’deki çeşitli üniversitelerde uluslararası ilişkiler bölümünde okuyan öğrencilere bilgi veren Dr. Merve Kavakçı, PAMER’in faaliyetlerinden ve bugün dünyanın karşı karşıya kaldığı birçok küresel sorunda postkolonyal bakış  açısının çözüm üretici olduğundan bahsetti.

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Image may be NSFW.
Clik here to view.

ÜHA

Prof.Dr. Tayfun Uzbay, ODTÜ’de “Bağımlılığın Nörobiyolojisi”ni anlattı.

Üsküdar Üniversitesi Nöropsikofarmakoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (NPFUAM) Müdürü ve Türk Eczacılar Birliği Eczacılık Akademisi Başkanı Prof. Dr. Tayfun Uzbay, ODTÜ’de Sinirbilim Günü Konferansı’nda konuşma yaptı. Prof. Dr. Uzbay’ın “bağımlılığın nörobiyolojisi” başlıklı konuşması büyük ilgi gördü.

ODTÜ Biyoloji ve Genetik Topluluğu, ODTÜ Psikoloji Topluluğu ve Evrim Ağacı tarafından düzenlenen ODTÜ Sinirbilim Günü, ODTÜ Kongre Kültür Merkezi Kemal Kurdaş Salonu’nda gerçekleştirildi. Türkiye'de bu alanda faaliyet gösteren önemli bilim insanlarının bir araya geldiği konferans yoğun ilgi gördü.

Konferansta Üsküdar Üniversitesi Nöropsikofarmakoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (NPFUAM) Müdürü ve Türk Eczacılar Birliği Eczacılık Akademisi Başkanı Prof. Dr. Tayfun Uzbay, “bağımlılığın nörobiyolojisi” başlıklı bir konuşma yaptı.

Konferansta ayrıca Hacettepe Üniversitesi’nden Prof. Dr. Turgay Dalkara, “Beyin ve Retinada Tamamlanmamış Mikrosirküler Reperfüzyon”, Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Reşit Canbeyli “Biyolojik Saat”, Bilkent Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ayşe Begüm Tekinay, “Nanomalzemelerle Nörorejenerasyonun Tetiklenmesi”, Neurometrika-Tech’ten Prof. Dr.Sibel Karakaş “Bilinç Ve Bilinç-Dışı Bilgi İşlemleme Süreçleri” ve Gazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hayrunnisa Botay “Migren Başağrısı: Laboratuvar Kilinik Arası Yolculuk” başlıklı sunumlar yaptı.

Image may be NSFW.
Clik here to view.

ÜHA

Öğrencimiz Nurefşan Tomaç “Güncel Sosyal Olgular” Panelinde konuştu.

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Tamamen Sosyal Hizmet Öğrencilerinin çabalarıyla gerçekleştirilen Ulusal Sosyal Hizmet Öğrenci Kurultayı’nın 4’üncüsü Ankara’da gerçekleştirildi. Farklı üniversitelerdin çok sayıda akademisyen ve Aile Bakanlığından bürokratların katıldığı kurultaya Üsküdar Üniversitesi Sosyal Hizmet Öğrencisi Nurefşan Tomaç da katıldı. Tomaç “Güncel Sosyal Olgular” başlıklı panelde konuştu.

23-24 Nisan tarihlerinde Ankara Bera Otel'de 250 kişinin katılım sağladığı 4.Ulusal Sosyal Hizmet Öğrenci Kurultayının 4’üncüsü gerçekleşti. Sosyal Hizmet öğrencilerinin gayretleriyle yapılan kurultaya farklı üniversitelerden çok sayıda akademisyen ile Aile Bakanlığından bürokratlar da katıldı. 

'Aile ve Sosyal Çevre', 'Türkiye'de Sosyal Hizmet Yönetimi', 'Güncel Sosyal Olgular', ' Sosyal Hizmet Uygulamaları' gibi sosyal hizmet ve toplumun sorunlarına dair önemli konuların 4 farklı panelde tartışıldığı kurultaya Üsküdar Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğrencisi Nurefşan Tomaç da katıldı

“Güncel Sosyal Olgular” başlıklı oturuma konuşmacı olarak katılan Tomaç katılımcılarla görüşlerini paylaştı. Oturum Başkanlığını GESÇAD Genel Sekreteri Burhan Sözeriyim’in yaptığı panele Yazar Sevda Türküsev de konuşmacı olarak katıldı.

ÜHA

Üsküdar Üniversitesi’nin içinde olduğu bir grupta “Concusion” filmine konu olan nöropatolog Dr. Bennet Omalu’ ya ödül verildi.

Dr. Bennet Omalu, Kongre Üyesi Andy Harris ve Onbaşı Carpenter’a onursal ödüller GLOBAL BEYİN HARİTALAMA GİRİŞİMLERİ’ni başlatan ve destekleyen önde gelen BEYİN HARİTALAMA DERNEĞİ tarafından verildi.

MIAMI, 7 Nisan 2016 /PRNewswire-USNewswire/ -- Beyin haritalamanın öncü derneği Beyin Haritalama ve Tedavileri Derneği (SBMT) Uluslararası Florida Üniversitesi (FIU), Beyin Haritalama Vakfı, Miami Çocuk Hastanesi, Üsküdar Üniversitesi Türkiye, the Institute for Nerve Medicine ve California Neurosurgical Institute ortaklığında 13. Beyin Haritalama ve Tedavileri yıllık toplantısını 8-10 Nisan tarihlerinde Miami’de gerçekleştiriyor. Diğer stratejik ortaklar Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), Amerikan Ordusu Genel Cerrahi Bölümü, ABD Savunma Bakanlığı İleri Araştırma Projeleri Ajansı (DARPA), Dışişleri Bakanlığı, Enerji Bakanlığı ve Los Alamos Ulusal Laboratuvarı, Savunma Bakanlığı (DoD) ve sanayi liderleri: X2 BioSystems Inc., Surgical Theater, Medtronic, Stryker, EIZO , Haag-Streit USA, Time Medical, Nordic NeuroLab ve Compumatics.

SBMT, Beyin Girişimlerinin dünyada ön planda savunucularından olmuştur. Geçen sene SBMT Afrika Beyin Girişimi, Ortadoğu ve Malezya Beyin Girişimlerini ABD, Avustralya ve Türkiye’de kurulmuş olan  beyin girişimlerine katılmaya ikna etti ve İsrail’de yeni bir SBMT bölümü başlattı.

Geçtiğimiz sene SBMT liderleri Türk bilim insanlarına ve hekimlerine katılarak ikinci yıllık G20 Beyin Haritalama Girişimi Zirvesini İstanbul ve Ankara’da yaptı, Ortadoğu-Türkiye Beyin Girişimi başlatıldı. 

SBMT, Beyin Haritalamanın küresel yenilikçi lideri olmuştur ve Amerikan Nörolojik Cerrahlar Derneği (AANS)’de piyasaya yeni giren Uluslararası Beyin Haritalama kursu için ve Elektrik ve Elektronik Mühendisleri Enstitüsü (IEEE) kuruluşları tarafından beyin haritalamada yeni kurulan bir girişime bir model ve itici güç sağlamıştır. Ayrıca organizasyonun Uluslararası Optik Mühendisliği Derneği (SPIE) ile özel bir Nörofotonik ve Beyin Haritalama meselesi vardır.

Dr. Aaron Filler (SBMT’nin 13. Başkanı) " SBMT son on yıldır daha fazla küresel girişim ve küresel ortaklıklar için uğraşmaktadır ve bu savunmamızın meyvelerini vermiş olduğunu görmekten çok memnun oluyorum” dedi.

Yıllık kongredeki ödül töreninde çalışmaları ve çeşitli beyin araştırma programlarına verdikleri destek için bazı kişilere ödül verilecek.

  • Beyin Bilgisayar Arayüzlerinde öncü olan Ted Berger, Ph.D., 2016 Tıp Öncüleri ödüllerinden birini alacak
  • Kronik Travmatik Ensefalopati ve NFL futbolcuları arasında yaygın olan yinelenen kafa travması arasındaki ilişkiyi ortaya çıkaran Dr. Bennet Omalu da 2016 Tıp Öncüleri ödüllerinden birini alacak
  • Difüzyon Tensör Görüntüleme/Traktografi  mucitlerinden biri olan Dr. Aaron Filler üçüncü 2016 Tıp Öncüleri ödülünü alacak.
  • Kongre üyesi Andy Harris,  araştırma ve Beyin Girişimindek fon desteklenmesindeki önemli rolü için Sağlık Politikası Öncülüğü Ödülü alacaktır.
  • Teknoloji Geliştirmede Öncülük ödülü, beta-amiloid gibi biomarkerleri saptayan sensörleri geliştiren Dr. Chenzhong Li’ye verilecektir.
  • Sağlık Teknolojilerinde Yeniliklerde Öncülük ödülü X2BioSystems inc yöneticisi, başkanı ve CEO’su John Ralston’a elektronik çiplerle kafatasına darbe kuvvetini ölçen bir biosistem teknolojisi gelişimi için verilecektir.

Yaşayan en genç Onur Madalyası sahibi olan Onbaşı William Kyle Carpenter SBMT’nin Cesaret ve Adanmışlık Ödülünü alacaktır. 

Ödül komitesi başkanı ve Bilim komitesi başkan yardımcısı USC Keck Tıp Fakültesinde kanser dalında bilim insanı Vicky Yamamoto şöyle söyledi: “Ödül komitesi bu harikulade insanları seçmekten memnuniyet duymaktadır. Onların bilimde, tıpta ve politika geliştirmekteki başarılarını ve keşiflerini saptamaktan onur duyarız.”

Diş doktoru Ken Green ve Vicky Yamamoto, Golden Axon Liderlik ödülünü alacak  "Dr. Yamamoto son 13 yılını SBMT’nin küresel stratejik ve programlı kalkınmasına adamıştır, liderliği SBMT’nin bilim ve politikasını ilerletmede büyük önem arz etmiştir” diye konuştu SBMT Kurulu Kurucu Başkanı Dr. Babak Kateb. Ve şöyle devam etti: “Dr. Ken Green yaralı savaşçımız BEYİN Girişiminin arkasında gerçekten büyük bir güç olmuştur ve uzun süredir kendini SBMT’ye adamıştır. Vizyon sahibi liderliklerinden dolayı müteşekkiriz”.

Dr Ruogu Fang’a   genç bilim adamlarına verilen ödül olan Robin Sidhu Memorial Young Scientist Award verilecek.  Genç Araştırmacı Ödülü 9 Nisan tarihindeki Ödül Töreni esnasında verilecek ve ilan edilecek. Ulusal Uzay Biomedikal Araştırma Enstitüsü de NSBRI-SBMT Young Investigator (NSBRI-SBMT Genç Araştırmacı) ödülü için SBMT ile ortak çalışmıştır, finalist toplantıda ilan edilecektir.  SBMT Haag-Streit USA ile de ortaklık kurmuştur ve kafatası bazında yeni klinik beraberlik ortaya konmuştur. Dr. Salman Abbasi Fard’a 2016 HS-SBMT Fellowship Award verilecektir.

SBMT yönetim kurulu üyesi ve G20 Dünya Beyin Haritalama Girişimi başkan yardımcısı Dr. Kuldip Sidhu, "Robin Sidhu Memorial Young Scientist Award’ın amacı bilgi teknolojisi ve süper-bilgisayarcılığı nöroloji ve beynin keşfine dönüştürülmesini ilerletmedir," dedi.

Bilimsel Programa beyin kanseri, psikiyatrik bozukluklar, nörodejeneratif bozukluklar, nörotravma, sinirsel onarım ve yenileme, nanonörobilim, hücresel tedavi ve immünoterapi, omurga bozuklukları, mühendislik, beyin politikaları ve girişimleri ve radyasyon onkolojisi üzerine 200’den fazla sunum yapan kişi dahildir.

SBMT murahhas üyesi ve ödül ve gündem komiteleri yardımcı başkanı Dr. Ken Green şöyle söyledi: "SBMT bilim komitesi 16 ayını bu programın hazırlığına verdi,  bu sadece üyelerimizin faaliyetleri ve başarılarının bilimsel genişliğinin görüntüsüdür”.

SBMT hakkında:
www.WorldBrainMapping.Org
Beyin Haritalama Vakfı:
www.BrainMappingFoundation.Org

 

Prneewswire’daki orijinal versiyon:http://www.prnewswire.com/news-releases/dr-bennet-omalu-congressman-andy-harris-and-corporal-carpenter-receive-prestigious-recognition-by-a-leading-brain-mapping-association-which-has-launched-and-supported-global-brain-mapping-initiatives-300248233.html

KAYNAK Society for Brain Mapping and Therapeutics (SBMT)

YAHOO NEWS


Ahmet Turgut ve Kum Sanatı Sanatçısı Çelikdemir Üsküdar Üniversitesi’ndeydi…

Üsküdar Üniversitesi Öğrenci Konseyi ile Hürriyet ve Adalet Kulübü, Kutlu Yaşamı Anma programlarının 2’incisini gerçekleştirdi. İlkinde Dr. Senai Demirci öğrencilerle buluşurken 2’incisinde Ahmet Turgut ve Kum Sanatı Sanatçısı Veysel Çelikdemir üniversitede misafir edildi. 

Üsküdar Üniversitesi Kutlu Doğum Haftası kapsamında Kutlu Yaşamı Anlama programları düzenledi.

İlkinde Dr. Senai Demirci’yi “Biz Ona Misafiriz” başlığında öğrencilerle buluşturan Öğrenci Konseyi ve Hürriyet ve Adalet Kulübü, etkinliklerin ikincisinde Ahmet Turgut ve Kum Sanatı Sanatçısı Veysel Çelikdemir’i üniversitede misafir etti. 

Merkez Yerleşke Nermin Tarhan Konferans Salonu’ndaki program Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Daha sonra Kum Sanatı Sanatçısı Veysel Çelikdemir öğrencilerle buluştu. Çelikdemir’in kum ile yaptıkları katılımcılara duygulu anlar yaşattı.

Tevhid ve Vahdet Üzerine O’nu Konuşuyoruz temalı programda daha sonra Araştırmacı-yazar Ahmet Turgut kürsüye geldi.

Turgut katılımcılarla İslamiyet ve Hz. Muhammed’e ilişkin önemli bilgiler paylaştı.

ÜHA

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Image may be NSFW.
Clik here to view.
Image may be NSFW.
Clik here to view.

Gazeteci Cenk Başlamış: Türkiye-Rusya ilişkileri mutlaka düzelecektir…

Üsküdar Üniversitesi’nde düzenlenen söyleşide gençlerle bir araya gelen deneyimli gazeteci Cenk Başlamış, komşumuz Rusya ile ilişkilerin önümüzdeki uzun süreçte mutlaka düzeleceğini söyledi.

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkede gerçekleşen söyleşide 21 yıl Rusya’da gazeteci olarak görev yapan Cenk Başlamış, Türkiye-Rusya ilişkileri başta olmak üzere önemli değerlendirmelerde bulundu.

İletişim Fakültesi’nin düzenlediği programda gazeteci adaylarına tecrübelerini de aktaran Başlamış, “21 sene Rusya’da gazetecilik yaptım ama saha muhabirliğinin önemini tekrar tekrar kavrıyorum. Siz de bu işi seviyorsanız alanınız belli mutlaka sahada olmaya çalışın” tavsiyesinde bulundu.

Putin karizmatik değil, sıradan biri

Öğrencilerin sorularını da yanıtlayan Başlamış, bir öğrencinin “Putin karizmatik bir lider olabilir mi?” sorusu üzerine “Putin karizmatik bir lider değil. Bir an için Putin isminin başındaki Rusya Devlet Başkanı sıfatını kaldırın ve bir de o gözle bakın karizmatik mi değil mi? Putin’in geçmişinde ajanlık var. KGB ajanı... Ve ajanların kişiliksiz bir yüzü olmalı Putin de öyle. Normal, sıradan bir yüze sahiptir. 90'lar boyunca sıkıntı ve kriz içinde olan Rusya'da başkan olarak seçildi Putin. Hatta o kadar sıkıntılıydı ki Sovyetler Birliği gibi Rusya’nın da dağılabileceği konuşuluyordu” yanıtını verdi.

“Benim bir iddiam var; Rusya istediği kişiyi başkan yapabilme propaganda gücüne sahiptir” diyen Başlamış, “Propagandası o kadar güçlü yapıldı ki Putin sporcu, sosyal her alanda boy gösterebilecek, gerektiğinde de masaya yumruğunu vurabilecek bir şahıs olarak sunuldu. Kısacası bir medya operasyonu ile karizmatik bir Putin imajı oluşturuldu” dedi.

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Gazeteci Cenk Başlamış, “Uçak meselesi üzerinden Putin’in diplomatik duruşunu nasıl anlatabiliriz, savaşa götürebilir miydi?” sorusu üzerine de şunları söyledi:

“Bence hayır. Ruslar, Türk hava sahasını ihlal ediyorlar, bizimkiler uyarıyor.  Sonunda da siyasi olarak karar alınıp düşürülüyor uçak.  Ama sonrasının pek düşünüldüğünü sanmıyorum. Çünkü çok amatörce davrandı bizimkiler… Rusların niye bu kadar bozulduğuna da değinecek olursak; Suriye de bir harekât başlatmıştı. Ve Rusya’nın popülerliği zarar gördü. Ve düşüren biz değil Amerika olsaydı tepki daha hafif ve farklı olacaktı.”

Cenk Başlamış, bir soru üzerine de Rusya ile yakın gelecekte şu an için bir anlaşma görünmediğini belirterek “Ama sonsuza kadar da böyle sürecek değil. Neticede bizim komşumuz, tahminimce ilerleyen zamanda tekrar el sıkışmalar başlayacaktır” dedi.

 

ÜHA

Siyasal İletişim uzmanı Necati Özkan, Üsküdar Üniversitesi’nde iletişimcilerle buluştu…

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Siyasal İletişim dersinde Avrupa Siyasi Danışmanlar Derneği 2. Başkanı Necati Özkan’ı misafir etti. Gençlerle sohbet eden Özkan, Türkiye’de ve dünyadaki seçim kampanyalarını örneklerle anlattı.

Üsküdar Üniversitesi Nermin Tarhan Konferans salonunda gerçekleşen söyleşi, başta İletişim Fakültesi öğrencileri, öğretim üyeleri ve farklı fakültelerden gelen öğrencilerin katılımıyla gerçekleşti.

Aynı zamanda Öykü-Reklam Ajansı kurucusu olan Özkan, asıl işinin öncelikle reklam olduğunu söyledi. 5 önemli aşamanın tam anlamıyla belirlenip uygulanması sonrasında hedefin gerçekleşeceğinin altını çizen Özkan, bunları siyaset ve kampanya, strateji, konumlandırma, mesaj, yeni medya-seçmen olarak sıraladı.

Siyasal İletişim konusunda Türkiye’deki sayılı kişilerden olan Özkan, öncelikle seçimin ertesi günü oluşacak tablonun odak noktası olması gerektiği vurgusunu yaparak bununla beraber “kim kime neden oy veriyor?” , “bu oy potansiyelleri değiştirilebilir mi?” , “ne yaparsak sonuç değişebilir?” ve “nasıl bir sonuç başarı sayılabilir?” sorularının çalışmalarda kilit noktalar olduğunu anlattı.

Kampanya süreci içerisinde strateji, mesaj ve organizasyon aşamalarının çok kritik olduğunu anlatan Necati Özkan, seçmene doğrudan dokunan organizasyonların kalıcı etki bakımından çok önemli olduğunu katılımcılarla paylaştı ve bunlara ek olarak bir seçim kampanyasında en önemli etkenin ise strateji olduğunu söyledi.

Strateji ve taktik arasındaki farka değinen Özkan, stratejinin seçilen yol, taktiğin ise o yol üzerinde ama seçilen yola sadık kalarak verilen kararlar olduğunu aktardı. Özkan, “Stratejiye karar verme aşamasında 4 önemli soru var. Bunlar şimdi neredeyiz,  nerede olmak istiyoruz, oraya nasıl ulaşabiliriz ve oraya ulaşabilmek için ne demeliyiz?” diye konuştu.

Strateji oluşturmada önemli noktalardan birinin de Swot analizi olduğunu belirten Özkan, durum hakkında değerlendirme yaparken; güçlü yanlar-fırsatlar ve zayıf yanlar-riskler gibi durumların iyi tespit edilmesi gerekliliğini açıkladı.

Kampanya alanı seçmen zihnidir

Kampanya alanının sadece seçmen zihni olduğunu söyleyen Özkan, seçmen zihninde iz bırakmış kalıp düşüncelerin ise değiştirilmesi noktasının çok zor olduğunu aktardı. Aynı zamanda yapılan yanlış strateji hatalarının taktik çabaları ile asla düzeltilemeyeceğini vurguladı.

Dünyadan örnekler de veren Özkan, ABD Başkanı Obama’nın seçim kampanyasını tek bir kelime olan “change” (değişim) ile kazandığını belirtti. Buradan yola çıkarak siyasetçilerin az konuşarak, az kavram kullanarak ve bunlarla birlikte büyük bir anlam içeren konuşmalar yapması gerektiğini belirtti.

 

ÜHA

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Image may be NSFW.
Clik here to view.
Image may be NSFW.
Clik here to view.

Hüdayi’nin Ziyafet Sofrası Üsküdar Üniversitesi’nde sahnelendi.

Osman Nuri Topbaş’ın “Hüdayi’nin Ziyafet Sofrası” isimli eserinden tiyatroya uyarlanan oyun, Tiyatro Külliyen tarafından Üsküdar Üniversitesi’nde sahnelendi. Öğrenci Konseyi’nin organize ettiği etkinlikte oyun hem eğlendirdi hem de düşündürdü.

Nermin Tarhan Konferans Salonu’nda sahnelenen oyun soğuk bir kış gününde geçiyor. Üsküdar’da, yolu Hüdayi dergâhına düşen iki sarhoş; Ahmet Kemal ve Mehmet Kemal’i konu alıyor. Karınlarını doyurmak için geldikleri dergâhta manevi bir ziyafetle karşılaşan Kemaller, yeni bir hayatı tanımaya başlıyor. Ne var ki ön yargılar ve çekinceler, yılların verdiği alışkanlıklar ve bilgisizlik ile birleşince, yaşadıkları büyük değişim de komik olaylara sahne oluyor.

Osman Nuri Topbaş’ın “Hüdayi’nin Ziyafet Sofrası” isimli eserinden tiyatroya uyarlanan oyun, Tiyatro Külliyen sanatçılarının performansıyla birleşince tiyatro severler oldukça eğlenceli anlar yaşadı. Oyun eğlenceli olduğu kadar da düşündürücüydü. 

Yönetmenliğini Osman Doğan’ın yaptığı komedi 90 dakika sürdü.

Oyunu soluksuz seyreden katılımcılar oyun sonunda gösteriyi ayakta alkışladı.

Konsey Başkanı Ebubekir Çalı oyunun yönetmeni Osman Doğan’a Üsküdar Üniversitesi’nin simgesi olan “Hisseden Adam” heykelciliği takdim etti.

Tiyatro gösteresinden toplanan gelir Kütüphane Projesine ve Arakan Sağlık Taraması Projesine aktarıldı.

ÜHA

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Image may be NSFW.
Clik here to view.
Image may be NSFW.
Clik here to view.

Prof. Dr. Haydar Sur: “Sağlıkta şiddeti iletişim bitirir!”

Sağlık hizmetlerinin en iyi şekilde verilmesinde ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesinde hasta – doktor ilişkilerinin önemine dikkat çeken uzmanlar,  “Bu iletişim doğru kurulursa şiddet de azalır. Hasta odaklı yaklaşım geliştirilirken; sağlık profesyonellerinin iş ortamında çok iyi korunuyor olması gerekir” hatırlatmasında bulunuyor.

Sağlık hizmetlerinin en verimli şekilde verilmesi, doktor-hasta ilişkilerinin doğru kurulmasını sağlamak amacıyla 28 Nisan Sağlıkçıya Şiddete Hayır Günü olarak anılıyor.

Image may be NSFW.
Clik here to view.
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haydar Sur, sağlık hizmetlerinin en iyi şekilde verilmesinin temelinde ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesinde hasta ve doktor arasındaki doğru iletişimin önemli olduğunu söyledi.

Doktor da hasta da olgun olmalı

Prof. Dr. Sur, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Sağlık hizmeti demek, insanların en öznel durumlarına bile vakıf olmayı gerektiren ve onu fiziksel, ruhsal ve sosyal bir varlık olarak bütüncül algılama sayesinde örselemeden mesleğini icra edecek olgunluğa ulaşan profesyonellerin hizmeti demektir. Bu olgun, yumuşak ama kararlı ve disiplini bozmayan tutumu sağlık görevlisinin hizmeti alan ile düzeyli bir ilişki içinde hizmeti yürütmesi için elzemdir.

Ancak yine olmazsa olmaz bir unsur daha var: Hizmeti alanın da bu olgunluğu hak edecek ilişki düzeyini tutturabilmesidir. Hizmet alırken gereken insanlığı göstermek, sağlık görevlisinin de bir insan olduğunu unutmamakla başlar. Onun aynı anda birçok kişiye hizmet vermekte olduğunu, dönem dönem kontrol etmekle yükümlü olduğu envanterleri, bilgi sistemleri, raporlama yükümlülükleri, başka hastaları, aciliyet durumuna göre öncelik sıralaması vb. bulunduğunu kavrayabilmek kişilere bir hizmet kullanım kültürü sağlar.

Bu kültürden yoksun olanlar küçük veya büyük bir engel karşısında ya kaderci bir anlayışla küskünlük içinde beklemeye geçecek ya da sinirlenip tepki gösterecektir. Tepki gösterenlerin tepki biçimleri sitem etme, arkasından bedduada bulunma, küfretme düzeyinde sözel kalabilirken fiziksel şiddete başvurma düzeyine de geçebilmektedir.

Sağlık personeli güven içinde çalışmalı

Zaten evinde, komşusuyla ilişkisinde, eğlence veya iş ortamında arkadaşlarıyla ilişkisinde, trafikte, maçta, düğünde vb. ilk fırsatta şiddete başvuran bir toplumun hele sağlık hizmeti alma süreci gibi sıkıntılarla dolu macera içinde şiddete başvurması olasılığı artmaktadır. Bu nedenle sağlık profesyonellerinin iş ortamında çok iyi korunuyor olması gerekmektedir.

Sağlık profesyonellerine bir önerim şu olabilir: Bize okullarda hep normatif ihtiyacın belirlenmesi ve buna yönelik işlemlerin teknikleri öğretildi. Halbuki bu insanların kendilerinin hissettikleri ihtiyaç durumları vardır. Aslında bunu anlamaya yönelik de bir çaba sarf etmemizi hem hizmet alanlar hem de yöneticiler bizden beklemektedir. Bireylerin hissettikleri ihtiyaç ile bilimsel normlara göre bizim belirlediğimiz ihtiyaç, hem miktar açısından hem de öncelik sıralaması açısından genellikle birbirini tutmaz.

Hekimler korunaklı sistemlerle çalışır hale getirilmeli!

Bu durumda sağlık profesyonelini kendi ihtiyaçlarına saygı duymamakla suçlama eğilimi çok yaygın karşımıza çıkar. Şiddete başvurma bu noktada gerçekleşmektedir. 21. yüzyılın sağlık profesyoneli olmak, bütün bilimsel doğrularımızı gerçekleştirirken, hizmet alan ile kültürel köprü kurmak, onun birey olarak en az baskı altında olacağı bir zemini hastamıza sağlamak anlamına gelmektedir. Bunun adını hasta odaklı hizmet koydular.

21. yüzyılın sağlık hizmeti örgütlenişini kendisinden önceki on bin yılın sağlık hizmeti geleneğinden ayıran en önemli fark hizmetlerin on bin yıldır profesyonel odaklı örgütlenişinin tersine çevrilerek hasta odaklı hale getirilmesidir. Bunu iyi anlamak gerekiyor.

Yöneticilerin de çok iyi anlaması gereken şey, hasta odaklı hizmet verdiğinden emin olunan sağlık profesyonelini her türlü saldırı ve tacizden arınmış korunaklı sistemlerde çalışır hale getirmenin önemidir. Çünkü sağlık profesyonelini kenara koyarsanız ortada hizmet diye bir şey kalmaz.”

 

ÜHA

Viewing all 782 articles
Browse latest View live